Kayıtlar

Ekim, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Tahayyül

Resim
"İnsan hayal ettiği müddetçe yaşarmış."  Hayal etmek, yani " tahayyül ". Şimdiler de ise Türkçe’de hayal  etmek  yerine, daha çok hayal  kurmak  fiili kullanıyor. Sözüm ona hayalin gerçeklerle alâkası yokmuş. Hadi yine Batılı bir terim kullanalım,  hayal  güya bir  ütopya  imiş. Gerçekleri yerin dibine batsın, gerçek kimin umurunda? Biz hakikatin peşindeyiz, gerçeğin değil! Gerçek, bakınız işte orada, karşınızda, elinizi uzatsanız dokunabilirsiniz. Peki ama ya gerçeklik? Gerçeğin özü? Kolaysa dokunun, gerçekliğe ( hakikat ) uzatın elinizi, dokunmak ne kelime, ona değebilecek misiniz bakalım? Aslâ! Çünkü gerçek, size gelir, gerçekliğe ise sizin gitmeniz gerekir. Gerçek aşağıda, yanınızda, karşınızda, gerçeklik ise üstünüzde. Bu nedenle gerçeklik mertebesinde olanlar, dilerlerse gerçeğin katına inebilirler, gerçeklerin içinde yaşayanlar, gerçeğin içine gömülmüş olanlar ise isteseler de gerçekliğe çıkamazlar. İnmek için istek, istemek ye...